
‘Devlet memuru’ derken kastım, işini sadece günü kurtarmak için yapan, yenilikten uzak ve sıradan kişiler içindir; görevini hakkıyla yerine getiren gerçek memurlar ise devleti yaşatan, geleceğe ışık tutan kahramanlardır ve saygının en büyüğünü hak ederler.
Devletin azimli, üretken, çalışkan, dürüst; mesaisini hakkıyla yerine getiren, kaytarmayan, işini hakkıyla yapan memura ihtiyacı vardır. Çünkü gerçek memur, aldığı maaşı katbekat hak eden ve ülkesine değer katan insandır. Böylesi memurlar; refahın, kalkınmanın ve halkın insanca yaşamasının teminatıdır.
Fakat ne yazık ki görevini suistimal eden, halka hizmet yerine kendi çıkarını önceleyen, yolsuzluğa bulaşanlar yüzünden nice ülke sefalete sürüklenmiştir. Nepal bunun çarpıcı örneklerinden biridir. Aşırı yolsuzluk, kötü yönetim ve adaletsizlikle boğuşan bu ülkede gençler sonunda sabrını yitirmiş, sefalete razı gelmeyerek düzeni değiştirmek için ayağa kalkmıştır.
Bu tablo bize şunu hatırlatıyor: Devlet, dürüst ve üretken memurların omuzlarında yükselir. Görevi suistimal edenler devleti çürütmez, çökertir! O sebeple dürüstçe çalışan ve devleti yaşatanlara ihtiyaç vardır.
O sebeple bizler, ülke yönetiminde Büyük Atatürk’ün 6 Ok’unu asla unutmamalı ve bu ilkelere sadık kimselerin peşinden gitmeliyiz.
ALTI OK: Cumhuriyetçilik, Milliyetçilik, Halkçılık, Devletçilik, Laiklik, İnkılapçılık.
Bu ilkeler, milletin bağımsızlığını, devletin gücünü ve halkın refahını ebediyen yaşatacak yol haritasıdır.
Altı Ok: Liderlik ve Cumhuriyetin Yol Haritası
Altı Ok, her ülkede liderliğe soyunmuş herkes için bir yol haritası, fikir inşasıdır. Büyük Bilge Atatürk, her ne kadar kurduğu cumhuriyetin yol haritasını belirlediği altı madde ile aydınlığa yürümüşse de, bu fikir tüm dünya liderleri için eşsiz bir pusula görevi gördüğünden evrensel bir değer taşır.
Dünya üstünde birçok cumhuriyet tanımı vardır. Fakat bu tanımın altını en akılcı, demokratik, insani, hümanist, eşitçi ve sürekli ilerlemeyi hedefleyen bir şekilde hayata geçiren en başarılı model, Büyük Atatürk’ün cumhuriyet anlayışıdır. O sebeple Atatürk’ün aklının hayata koyduğu bu cumhuriyet modeli konuşulmalı, bilinmeli, tüm dünyaya örnek olup yayılmalı ve sınırlar ötesi bir insanlık mirası hâline getirilmelidir.
Altı Ok, sadece birer ilke değil, aynı zamanda bir liderin taşıması gereken değerlerin pusulasıdır:
1. Cumhuriyetçilik
Cumhuriyet, halkın iradesine dayalı yönetim biçimidir.
➡ Ülkesini seven bir lider; halkın söz hakkını korur, demokrasiyi işletir, hiçbir zaman şahsi iktidarını milletin üstünde görmez.
2. Milliyetçilik
Milliyetçilik, milletin birliğini, bağımsızlığını ve onurunu savunmaktır.
➡ Ülkesini seven bir lider; ülkesinin çıkarlarını her şeyin üstünde tutar, halkını ayrıştırmaz, milletin değerlerini yüceltir.
3. Halkçılık
Halkçılık, ayrıcalıksız, eşit bir toplum düzeni kurmaktır.
➡ Ülkesini seven bir lider; zengini kayırmaz, fakiri ezmez, herkesin insanca yaşaması için adil politikalar üretir.
4. Devletçilik
Devletçilik, özel girişimle devletin uyum içinde kalkınmasını sağlamaktır.
➡ Ülkesini seven bir lider; halkın yararına stratejik alanlarda devletin gücünü kullanır, üretimi ve kalkınmayı destekler.
5. Laiklik
Laiklik, din ve devlet işlerini ayırmak, inanç özgürlüğünü güvence altına almaktır.
➡ Ülkesini seven bir lider; kimsenin inancına karışmaz, dini siyasete alet etmez, herkese eşit mesafede durur.
6. İnkılapçılık
İnkılapçılık, yeniliğe ve ilerlemeye açık olmak, sürekli gelişmektir.
➡ Ülkesini seven bir lider; çağa ayak uydurur, bilim ve sanatı destekler, toplumu ileriye taşımak için cesur adımlar atar.
Son Söz, Nepal ve Nepal gibi nice ülkelere Atatürk cumhuriyetinin devlet anlayışı yakışır.
Silvan Güneş
Biyografi Yazarı