
“Hayat hikâyesi yazımı, yalnızca bireysel bir anlatı inşa etmekten ibaret değildir; aynı zamanda tarihsel, sosyolojik ve kültürel bir bellek oluşturma sürecidir. Bu süreçte yazarın üstlendiği sorumluluk, yalnızca biyografik verileri aktarmak değil; aynı zamanda doğru, tarafsız ve bütünlüklü bir perspektif sunmaktır. Okur ise bu metinler aracılığıyla hem bilgiye ulaşır hem de eleştirel düşünme becerisini geliştirir.
Dolayısıyla hayat hikâyeleri; bireysel tecrübenin toplumsal belleğe, kişisel bakış açısının kolektif farkındalığa dönüşmesinde önemli bir köprü işlevi görür. Bu bağlamda, biyografi yazımı hem yazara hem de okura kişisel gelişim, kültürel farkındalık ve tarihsel bilinç kazandıran çok boyutlu bir eylemdir.”
Silvan Güneş
Biyografi Yazarı
Yönetim ve Organizasyon Bilim Uzmanı