Üç Türk Kadın Teğmen

Türk Silahlı Kuvvetleri tarihinde, İstanbul’un Bakırköy ilçesindeki Milli Savunma Üniversitesi (MSÜ) Hava Harp Okulu’nda 30 Ağustos 2024’de düzenlenen diploma alma ve sancak devir teslim töreninde bir ilke imza atıldı. Üç harp okulunun birden dönem birincileri kadın öğrenciler oldu.

Kara Harp Okulu’ndan 24 yaşındaki Teğmen Ebru EROĞLU, Hava Harp Okulu’ndan 23 yaşındaki Teğmen İkra KUYUMCU ve Deniz Harp Okulu’ndan 22 yaşındaki Teğmen Şeyma YILDIRIM, eğitimlerini birincilikle bitirdiler.

Kara Harp Okulu mezuniyet töreninin resmi kısmında ant içen 960 mezun teğmenden 300-400’ü törenin ardından kılıçlarıyla bir araya geldi ve Kara Harp Okulu Birincisi Teğmen Ebru EROĞLU’nun kılıcıyla ortaya geçip söylediği, geleneksel hale gelmiş Teğmen yeminini gerçekleştirdiler. Yemin şöyleydi; “Ant içeriz ki, laik, demokratik, Türkiye Cumhuriyeri’nin bağımsızlığına, ülkenin bölünmez bütünlüğüne, yüce Türk Ulusu’nun namus ve şerefine, aziz vatanın bir karış toprağına uzanacak eller, karşısında bizi bulacak. Ve kılıçlarımız daima keskin ve hazır olacaktır. Bizler, Türk istikbalinin evlatlarıyız. Şerefimizle doğduk, şerefimizle yaşayacağız ve şerefimizle öleceğiz. Ne mutlu Türk’üm diyene!” Bu yeminin ardından oradaki tüm subaylar, “Mustafa Kemal’in askerleriyiz.” diye slogan attılar. Bu güzel görüntüler medyaya düştüğünde Türk milleti olarak çok büyük bir onur ve gurur duyduk. Ayrıca böyle bir yeminden ülkemizde bir kişinin dahi rahatsız olacağı, hatta çileden çıkarcasına saldırıya geçip bu yemini edenlere kin, nefret, düşmanca duygularıyla ağzından çıkanı kulağı duymayacak kadar kendini kaybedeceği aklımızın ucundan dahi geçmezken, bir baktık bu yemine zehir zemberek avu kusan, hatta işi bir adım daha ileriye taşıyıp genç kadın teğmenimize olmadık laflar sarf eden, ‘vatan haini olsa bu kadar olur’ diyeceğimiz birtakım kimseler ortalıklara saçıldı.

İşte bu noktada bu kendini bilmezlere diyoruz ki, “asıl siz kimsiniz ve kendinizi ve o çirkin değerlendirmelerinizi bizlerin, halkın üstünde mi sanıyorsunuz? Atatürk’ümüzün kurduğu cumhuriyete, sağladığı imkânlara, sahip olduğunuz özgürlüklere düşmansınız bırakın o zaman o sesinizi rahat rahat duyurduğunuz, bir düşünce, fikir dahi olamayacak, zamana, çağa, ülkenin ruhuna uymayan nefretli zikirlerinizi ve def olup gidin. Bizler sizleri duymak, dinlemek zorunda mıyız? Bu ülkenin atmosferini bozmaya, insanları gereksiz konularla meşgul edip zamanımızı çalmaya hakkınız yok sizin. Konuyu burada bırakıyorum, çünkü memleketin enerjisini tüketen ve kendine gazeteci ya da siyasetçi diyen birtakım olmamış, bozulmuş, ve fakat çeyrek eğitimleri sayesinde memleketin ses getiren kanallarında kendilerine yer edinmiş bu insanların yaptıklarını konuşarak memleketin en değerli olan gündeminin ve zamanın enerjisinin bunlarla yok olup gitmesine katkı sağlamak istemiyorum…

Ulu Önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ümüzün kurduğu cumhuriyetin Türk halkının her bir ferdine verdiği eşit hakları ve fırsatları iyi değerlendirmek, bu milletin asli görevidir. Atatürk’ümüzün de dediği gibi, “Vatanını en çok seven, görevini en iyi yapandır.” Genç kadınlarımızı kutlar, her birine başarılar dilerken, nicelerine de örnek olmasını temenni ederim.

Silvan Güneş
Biyografi Yazarı

Yorum bırakın