Beynimizi çalıştırma şekillerimiz bizleri vezir de edebilir rezil de! Öyleyse senin beynine taşıdıkların nelerdir? Duygu ve düşüncelerin, birikimlerin, amacın, varmak istediğin hedef ve çalışma kapasiten, seni her olay karşısında takındığın tavır ve davranışları belirler! Öyleyse beynimizi neyle doldurup işlediğiniz ve sonucunda karşımızdaki insanlara yansıttıklarımız ölçeğinde kendiniz hakkında yarattığımız itibaa her şeyden önce kendimiz ve yaşantımızın kalitesi için çok önemli olduğu kadar, karşıdan bizlere yansıtılanı kendi zihnimizde gerektiği gibi bir yere koymak konusunda da çok önemlidir! Öyleyse değer yargılarımızı belirleyen yüzlerce konu var; ve demek ki, kendimizi -aklımızı- kullanma becerilerimiz tamamen kendimizin tekelinde! Bunun böyle olması gerektiği yerde toplumun akli seçimlerde bulunamayacak kadar zayıflık göstermesi, bireyin yaşam sürecinde kendi aklını işlevsel bir hale getirememesinden kaynaklı olarak seçimlerinde dumura uğraması, onu duyduğu cümleleri sahiplenmesine ve kendine ait olmayan fikirleri benimseyip, yetmezmiş gibi bu duyduklarını papağan gibi tekrar ederek sarf etmekten geri durmazken, bu yanlış verilere canhıraş şekilde savunduğunu gördüğümüz bir tanıklığını yaptırıyor bizlere! Ve bu durumun yarattığı daha beter bir sonuç ise, bir türlü doğruları, gerçeği bu gibi insanlara defaatle gösterdiğiniz halde bunlara kulak tıkayıp yok sayarken, kutuplaşma denilen geri kalmışlık göstergesi olan bir kitlesel sonucun parçası olarak, akılsızlığa hizmet etmelerinin faturasının altında iyi, güzel olan her şeyi ezip geçmeleri! Peki tüm bunları nasıl tersine çevirebiliriz?

Silvan Güneş

Biyografi Yazarı