Kaliteli Binalarda Kaliteli Eğitim Verilir

Kaliteli okullarda, yani mimarisinden içindeki her türlü üniteye, hatta oturduğun sandalyeye kadar düşünülmüş eğitim yuvalarında nitelikli eğitim söz konusudur. Zaten eğitimde kaliteyi planlayanlar da tıpkı sanatla iç içe ortaya çıkartıp donattıkları eğitim yuvaları gibi kendilerini eğitmiş, donatmış her türlü inceliği düşünüp ortaya koydukları zevk ve zekanın bir ürünü olarak bu mekanları yaratanlardır. Eğitim, asla tesadüflere dayalı bir sistemin değil, onunla bütünleşmiş yapıların içinde; insanı geleceğe, mutluluk, huzur ve her alanda sosyalliğe endeksli bir sistemin geleceği hedefleyen adımlarıdır. O yüzden, okul deyince aklımıza, sadece dört duvardan oluşan yapılar gelmemelidir. Yoksa her türlü estetikten zekâ ve akıldan yoksun, okullarda ancak, sürekli devamsızlık yapan, okuldan kaçan ya da bedeni orada olsa da ruhu orada olmayan, deftersiz, kitapsız, yazılı olacağı zaman dahi yanında bir adet kalemi getirmekten aciz gençler yaratırsınız. Böyle bir ortamda gençlerde ne okuyup öğrenme ne de bilgiye ulaşma heyecanı gelişir, pekişir. İşte bu tür okulların olduğu toplumlarda işkence haline gelen bir eğitim ve hasbelkader elde edilen bir diplomayla ancak okuduğunu sanan diplomalı cahiller sürüsü yaratırsınız. Orada, ne verilen eğitimin ne de ezbere verilen diplomaların bir hükmü yoktur.

Bugün güçlü ülkeleri ayakta tutan güçlü üniversiteleri ve eğitim sistemidir. Yani bir Amerika’nın 300 yıllık, İngiltere’nin 800 yıllık üniversitelerine sahip bir bileği bükmek için, onların bu eğitim sistemi, anlayışı ve aklına-zekasına koşut bir eğitim sistemin olmalıdır.

Dünya üzerinden ilk on sıraya gitmiş önemli üniversiteler vardır. Bunlara bir göz atacak olursak;

1) Yale Üniversitesi; Amerika’nın en güzel şehir kampüslerinden birine sahip olan ve 1701 yılında kurulan Yale Üniversitesi, 300 yıllık bir geçmişe sahiptir. Son 33 yılda ABD’de başkan seçilen 6 kişinin bu üniversiteden mezun olmuş olması üniversitenin popülitesini dünya çapında artırmıştır. Üniversitenin gerek mimarisi, gerekse iç kullanımdaki seçicilik göze çarpmakla birlikte, bu görüntüler dahi insanda okuma hissi uyandırmaktadır. Bu intibayı yaratanlar da belli ki ne yaptıklarını biliyorlarmış.

yale.jpg

yale 2.jpg

yale3.jpg

yale1.jpg

tokyo

2) Tokyo Üniversitesi;japonta’da ünlü bir araştırma üniversitedir. Bünyesinde 10 fakülte ve 30 bin öğrenciye sahiptir. Bu öğrencilerden bugünkü tarihle 2100 yabancı öğrenci bulundurmaktadır. Üniversitenin mimarisi ise takdire şayandır. İç ünitelerde rahatlık, farahlık ve sadelik göze çarpmakla birlikte, oldukça kalın sütunlar ve taş işçiliğinin ortaya koyduğu estetik sütun başları, okula farklı bir hava vermiştir. Tokyo Üniversitesinin ortaya koyduğu en büyük ve insanlığı ilgilendiren önemli gelişmelerden biri de fareler üzerinde yaptıkları deney sayesinde kök hücre ile yeniden diş üretmeyi başarmış olup, takma vb diş tedavilerinin hepsine son vermeleridir.tokyo1

tokyo4

tokyo3

tokyo2

kaliforniyaa

3) Kaliforniya ve 5) Berkeley Üniversitesi: Amerika’da 1886 yılında Kaliforniya’da kurulan üniversite, eyaletin adını taşımakla birlikte, San Francisco’da en iyi kampüslerindne biri olan Berkeley’de bulunmaktadır ve 34.409 öğrenciye sahiptir. Amerikada araştırma ve doktora üzerine yapılan değerlendirmelerde; matematik, kimya, kimya mühendisliği ve elektrik mühendisliğinin “tümleşik devre” tasarımı alanında en iyi üniversite olarak ün yapmıştır. Üniversitenin kampüsünde yer alan kütüphanesi 1993 yılında yenilenmeden sonra, 1995 yılında Thedor Seuss Geusel’in büyük katkılarından dolayı geisel Kütüphanesi adını almıştır ve dünyanın en büyük 10 kütüphanelerinden biridir. Son valilik seçimlerini Arnolt Schwarzenegger kazandığından, öğrencilerin diplomalarında da onun imzası yer almaktadır. Tabii ki dünyaca bir ektörün bir şehri yönetmesi ve üniversite mezunlarının diplomalarında böylesi bir ünlünün imzasının bulunması, mezun olanlara nasıl bir hava verir orasını bilemem ama, bir ülke şehrini yönetenleri dahi dünya çapınca ünlü olmuş aktörlerinden seçiyorsa, oradaki seçilmişliği bir ayakta alkışlamak lazım. Dünyanın en genç yaşta profesörü olana merhum Oktay Sinanoğlu, 1956 yılında berkeley’de kimya mühendisliğini birincilikle bitirmiştir.

kaliforniya3
Berkeley-San Francisco

kaliforniya-un

berkeley.JPG

kaliforniyaaa

berkeler

prin

6) Princeton Üniversitesi: Amerika’nın en iyi üniversitelerinden biri olan Princeton Üniversitesi Ivy League’ye ait (Sarmaşık birliği) 8 vakıf üniversitesinden biridir. Benjamin Latrobe, Ralph Adams Cram, McKim, Mead ve Mhite, Robert Venture ve Nick Yeager gibi ünlü mimarlar tarafından tasarlandığı gibi, üniversite

pres1.jpg

prespiteryen (piskoposluğu ret edilen ihtiyar meclisince yönetilen kalvinist sistem) mezhebi kurduğundan, 3. üniversite kilisesine de ev sahipliği yapmaktadır. New Jersey’de 1746’da New Jersey Koleji adıyla daha çok spora dayalı bir eğitim sistemiyle yola çıkmışken, daha sonra 1896 yılında adı Princeton Üniversitesi olarak değiştirilmiştir. Okul binalarını kaplayan sarmaşıklar, zamanla okulun eski bir geleneğe dayandığı

pres3.jpg

düşüncesiyle özdeşleştirildiğinden ve buna inanıldığından, “Ivy League” zamanla geniş bir anlama kavuşup “akademik mükemmellik, zor öğrenci alma ve elitizm” ile bağdaştırılmıştır. Printeton’un 40 Nobel Ödülü, 17 Ulusal Bilim Madalyası, 3 Ulusal Beşeri Bilimler Madalyası ödülü almıştır ve bu üniversite dünya üzerinde en büyük bağışı alan üniversitedir. Albert Einstein 1933 yılından itibaren hayatı son bulana dek bu üniversitede çalışmıştır. 2001, 2004, 2014,prins3.jpg

2015 yıllarında Us News and World Report (USNWR) tarafından yapılan araştırmada ABD’nin en iyi üniversitelerinden biri seçildi. Adı Orangena olan IBM bilgisayarı 2005 yılında dünyanın en hızlı 79. süper bilgisayarı seçildiğinde sizler o sırada ne durumdaydınız bilmiyorum ama matematik ve fizik alanlarında dünyanın en saygın üniversitelerinden biri olan bu üniversiteden, bir zamanlar ekonomiden

prins4.jpg

sorumlu devlet bakanımız olan Kemal Derviş, “phd” derecesinde mezun olmuş isimlerdendir. Peinstein Üniversitesi ayrıca, Antakya’daki Arkeoloji Müzesindeki eserlerin sergilenen eserlerin bulunmasında çalışma yürütmüştür.

20090423class4477

Carole M. Weinstein Center, University of Richmond

prens5

prens8

star.jpg

5) (Leland) Stanford Üniversitesi: Amerikanın Güneyinde San Fransizco 40 km. Güneydoğusunda bulunan Stanford Üniversitesi, demiryolu şirketi sahibi ve aynı zamanda Kaliforniya Valisi olan Leland Stanford ve eşi Jane Stanford tarafından, 1891 yılında 32 dönümlük bir alana kurulmuş, 16 yaşında tifodan hayatını kaybeden

leland
Stanford Ailesi

oğullarının adını taşıyan özel bir üniversitedir. 2013 yılında 16 bin öğrencisi olan üniversite şu anda dünyadaki en büyük bütçeye sahip, 3. üniversitesidir. Kampüsünde kurumuş bir göl, alışveriş merkezi, tenis kortları, yüzme havuzları, yiyecek-içecek merkezleri, mimari açıdan son derece ilgi çekici yapılar, çok sayıda Rodin heykeli, golf sahaları, kütüphaneler, 2 adet ilkokul, çocuk bakım merkezleri ve tüm bunlara erişim için bisiklet yolları mevcuttur. Stanfort mezunları ve

stan1.jpg

atılımları arasında, SUN, Cisco,
Geogle, Yahoo, HP, IP, (internet Protocol) hibi çok sayıda buluşlar olmakla birlikte Silikon vadisi’nin öncüsüdür. Uluslararası saygın kuruluşların akademik değerlendirmelerinde sürekli 3. sırada yer alan üniverisitede çok farklı alanlarda bölümler açılarak konusunda uzman ve liderler yetiştirmiştir. Üniversitenin “The

stan4

Stanford Daily”adında özel bir
gazetesi de vardır.stan2

Google To Digitize Books From Prominent Libraries

7) Oxford Üniversitesi:

ox.jpg

ox1.jpg

Oxford Üniversitesi deyince aklıma ilk gelen, merhum Prof Dr Oktay Sinanoğlu’nun hayatının anlatıldığı bir kitapta oxford üniversitesini kurmadan önce İngilizler’in 12. asırda Konya’saki Karatay Menderesi’ne gelip buradaki binaları, cübbeleri ve doktora sistemini aynen alarak İngiltere’de bu üniversiteyi kurmaları gelir.

Oxford Üniversitesi Birleşik Krallığın

ox2.jpg

Oxford kentinde bulunan bir üniversitedir. Kurulduğu tarif bilinmeyen üniversitenin 1096 tarihinde eğitim olduğuna dair belgelerin bulunmasına istinaden, İngilizce konuşulan en eski ikinci üniversitesi olarak tarihlenmektedir. 1167 yılında II. Henry’in İngiliz öğrencilerin Paris’de

ox3

okumasını engellenemesi üzerine hızla
büyümüştür. 1209 yılında Cambridge kasabasının öğrencilerinin Oxford halkıyla anlaşmazlık yaşaması sonucu Cambridge’e gidip burada kendilerine Cambridge Üniversitesini kurmalarıyla İngiltere toprakları daha ileriki yıllarda adını Oxford kadar duyuracak ve birbiriyle yarışacak bir üniverisite daha kazanmıştır. O yüzden bugün bu iki üniversite resmiyette olmasa da kurgusal

ox4

olarak “Oxbridge” adıyla anılırlar.Her iki üniversitenin de ortak yazgısı; 800 yılından daha eski olmak üzere 19. yüzyıla kadar İngiltere’de en eski iki üniversite olması, İngiltere’nin en tanınmış bilimadamları, siyasetçi, yazar ve pekçok sayıda ünlü kişinin bu üniversitelerden mezun olması, hem üniversite hem de kolej olmaları ile aynı eğitim sistemini kullanıyor olmaları, aralarındaki rekabetin ise kuruldukları yılllardan bu

ox5.jpg

yana süregelmiş olması, en önemlisi ise bu rekabet sayesinde İngiltere’nin her bakımdan önemli yol alışlarını sağlamış olmalarıdır. Dünyaca ünlü o kadar çok devlet adamı, siyasetçi, yazar ve farklı alanlardaki ünlüler Oxford’dan olmuşlardır ki, bunun için kaydadeğer bir alfabeye göre index de yer aldığından isimlere yer veremeyeceğim. Ama İngiliz ajan Lawrence’nin de buradan mezun olduğunu söylemem sanırım sizler için de kafi gelecektir.

c2.jpg

8. Cambridge Üniversitesi: İngiltere’de Birleşik Krallığa Bağlı Cambridge kentinde bulunan devlete bağlı bir araştırma üniversitesidir. 1209’da kurulan üniversite ,ingilşzce konuşulan okul olarak ikinci, tüm dünyada ise en eski üniversite olarak ağırlığını korumaktadır. Oxford üniversitesinden ayrılan akademisyenler tarafından kurulmuştur. O nedenle Oxford

c3.jpg

Üniversitesi ile aralarında çok benzerlik bulunduğundan ve biraz da isim benzerliğinden, her ikisinden bahsederken “Oxbridge”de denilmektedir. kendisine bağlı 31 kolej ve 100’ü aşkın akademik departmanın 6 okulda organize olmasıyla kurulmuştur. O nedenle üniversitenin binaları kentin her yerine dağılmakla birlikte, oldukça tarihi binalar olması nedeniyle de dikkat çekmektedir. Kolejler kendi

c4.jpg

kendine yöneten, üniversitenin ayrılmaz bir parçası olarak eğitim vermektedir. Combridge Üniversitesi, “Silicon fen” adı verilen yüksek teknoloji alanındaki gelişimini her geçen gün daha iyi boyutlara taşımaktadır. Fitzwilliam Müzesi ve botanik bahçesinin de aralarında olduğu sekiz sanat, kültür ve bilim müzesine sahiptir. Cambridge Üniversitesinde olmak üzere toplam 15 milyon kitaba

c6.jpg

sahiptir. Üniversitenin bünyesinde “Cambridge Üniversite Press”adında dünyanın en eski yayınevi ve en eski ikinci büyük basımhanesi bulunmaktadır. Bünyesindeki tüm okulların sanatsal aktiviteleri, öğrenci toplulukları ve klüpleri mevcuttur. Dünyaca ünlü seçkin matematikçiler, bilim insanları, ekonomistler, yazarlar, felsefeciler, oyuncular, politikacılar ve bünyesinde barındırdığı bazı mezunları ile toplamda 92 Nobel Ödülüne layık görülmüştür.

c8.jpg

mıt.jpg

9) Massachusettis Teknoloji Üniversitesi (MIT): Amerika Birleşik Devletleri’nin Boston şehrinin Cambridge mahallesinde 1861 yılında kurulan üniversite, özellikle bilim, mühendislik ve ekonomi konularında başarılarıyla tanınan bir teknik üniversitedir. II. Dünya savası sırasında önemli

mıt1.gif

derecede askeri buluşlar yapmış ve bu sayede ünü daha da artmıştır. Soğuk savaş yıllarında ABD’den aldığı fonlar sayesinde araştırma hızını artrmıştır. 21. yüzyılda hem kendi içinde yaptığı buluşlarla hem de mezunlarının bilim ve teknolojiye dayanan başarılı firmalarla kurduğu bağlantılar sayesinde önemini her geçen gün

mit3

artırmaktadır.MIT
içinde 26 fakülte ve bir kolej mevcuttur. Şu ana kadar MIT öğrencilerinin Nobel Ödülüne layık olma sayısı 72’ye ulaşmış ve bunların 15’i son beş yıl içerisinde kazanılmıştır. Aya ayak basan 2. adam, Apollo 11 Astronotu Buzz Aldrin 1963’de MIT’dan

mit-4

doktorasını yapmıştır. Eski Birleşmiş Milletler Genel
Sekreteri Kofi Annan1972’de MIT’de master yapmıştır. İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu 1976-1978 yıllarında MIT’dan mastırını yapmıştır. General Motors Ceo’su Alfred P. Sloan 1895’de Elektirik Mühendisi olarak mezun olmuş ve Master yapmıştır.

10. Harvard Üniversitesi:

Silvan Güneş
Biyografi Yazarı

Yorum bırakın