Dr. Yıldırım Cömertoğlu Kimdir?

ssa.jpg

Dr. Yıldırım Cömertoğlu Akdeniz Bölgesinde, Alanya-Okurcalar ve Antalya Lara Oteller Bölgesinde Delphin Grup’un yönetim kurulu üyesidir. Kendisiyle tanışmamıza dedesi merhum Berat Cömertoğlu’nun hayatını kaleme almamı istemesi vesile olmuş, ilk görüşmeyi, kendisiyle gerçekleştirdikten sonra ailenin diğer fertleriyle görüşmelerimiz başlamıştı. Dr. Yıldırım, sevgili dedesi Berat Cömertoğlu’nun hayatının kaleme alınmasından o kadar heyecan duyuyordu ki, hatta bunun için yıllar öncesinde bir kaç defa teşebbüste bulunulmuş, kaleme almak için bir talipli ortaya çıksa da, uzun süre hayat hikayesinin üstünde çalışıldığı hale metinleri bir türlü kitap haline getirilememiş…

Hayatını herkese anlatmaya meraklı olan Berat Cömertoğlu, o yıllarda hayatını yazdırdığını düşündüğü kişi ile o kadar çok görüşmüş ki, fakat eseri bir türlü eline alamamış. Çok istediği halde bir biyografi kitabına sahip olamaması, kendisi kadar sevgili torunu Yıldırım Cömertoğlu’na da dert olmuş. O nedenle, Dr. Yıldırım ile tanışıp konu hakkında görüşmeye başladığımızda bana ‘bu meselenin ne kadar çabuk ve ivedilikle yapılması gerektiğini, sevgili dedesinin sağlığının çok bozuk olduğunu, en azından o hayattayken en büyük hayali olan kitabını bir an evvel eline alıp, mutlu olmasını istediğini’ heyecanla anlatıyordu. Dr. Yıldırım Bey’in hem heyecanına hem de böylesine çok dedesini sevdiğine tanıklık ederken, kendisini yürekten bir kez daha kutladım ve zaman içinde kendisiyle yaptığımız röportajlarımızda kişiliğini ve karakterini daha iyi anlama ve tanıma fırsatı buldum…

Nasıl oluyordu onca başarı ve maddi güce rağmen bir insan hem manen hem de alçak gönüllü olarak son derece tevazu içinde olabiliyordu? Açık söylemek gerekirse, Cömertoğlu ailesini tanıdığımda en çok takıldığım konu bu olmuştur. Son derece orta direk gibi davranan bir aile, insanlarla aralarında duvarlar örmeyen, engeller koyup kendini anlamsız ulaşılmazlık zırhının içinde gizlemeyen, yani sizin anlayacağınız tanıklık ettiklerinizin çok dışında insanlar tanıdım… Dr. Yıldırım Cömertoğlu tıp ğitimi alıp okulundan mezun olduktan sonra belli bir süre doktorluk mesleğini sürdürmüş ve uzun yıllar cerrah olarak çok başarılı operasyonlara katılmış. Bu kendisi için artı bir değer olmakla birlikte, sevgili dedesi Berat Cömertoğlu ve babaannesi Hayriye Cömertoğlu’nun sağlıkları bozulduğunda onların her zaman yanlarında olması, bizzat kontrolünden geçmesi haliyle dede, babaanne, torun arasında inanılmaz bir bağ kurmuş… Fakat, Dr. Yıldırım beyin meziyetleri bunlarla bitmiyor. Sevgili dedesi Berat Cömertoğlu hayatı kendisinin de her zaman ilgisini çekmiş. Yaşanılmış anıları belgeleyip anı olması için saklamak gereğini duymuş ve bundan çok önceleri dedesini boş zamanlarında ofisinde yakalayıp, eline de bir kayıt cihazı alıp, hayatını bir bir anlattırmış. İşte, benim kaleme aldığım “Her Hayat Bir Mirastır-Berat Cömertoğlu” adlı eserimin ana iskeletini oluşturan ve kitabın ortaya çıkmasında oldukça faydalandığım bilgilerin bir çoğu, Dr Yıldırım Bey’in zamanında yapmış olduğu bu röportajın eseridir. Böyle bir röportaj zamanında yaptırmamış olsaydı, bu kitap ne kadar çok konunun aydınlatılmadan, araştırılsa dahi kolay kolay ulaşamayacağım bilgiler yüzünden kimbilir ne kadar eksik kalacaktı. O yüzden Dr. Yıldırım Cömertoğlu’nun yıllar öncesinden sevgili dedesi Berat Cömertoğlu’nun eline tutuşturup hayatını anlatmasını istediği kayıt cihazı benim işime çok yaramıştır. Çünkü ben yazmak için devreye girdiğimde Berat Bey’in dudaklarından dökülenlerin çoğu kırık dökük hikayelerden ibaretti. Elbette o anlattıklarından da çok derlemeler yaptığımı söyleyebilirim, ama hayatının en büyük acısını, henüz çok erken yaşta evlendiği için neredeyse kendi akranı gibi birlikte büyüyüp birlikte bu başarının mimarlığını yaptığı sevgili oğlu merhum Rüstem Cömertoğlu ve sevgili gelini Nurcan Cömertoğlu’nun da çok erken yaşlarda hayattan ayrılmasını hesaba katıp, anlatılan kısımların bu yılları kapsadığını hesap ederseniz, kaydedilenlerin kitap için nasıl bir ana kaynak görevi gördüğünü de anlarsınız…

Berat Bey’le görüşmelerimizdeki en hüzünlü anlardan bir tanesi ise, kendisiyle eski zamanları, anıları konuşmamızın her salisede birlikte iş yaptığı sevgili oğlu Rüstem’in adı geçtikçe o derin of çekişler bu derlemede içini en çok acıtan anlardır. Bir babanın artık hayatta olmayan evladına olan hasreti, ne derindir ne hazindir bilir misiniz? Antalya’nın Lara Oteller Bölgesinde özene bezene yaptırdığı ve turizm anlayışı ile mimariyi birleştirdiği Delphin Palas Otelin’in lobisinden gözlerini gezdirirken, sanki oğluyla bir yerde göz göze gelebilecekmiş gibi aramaklı bakışlarla etrafı izliyordu. O bakışlardaki titreklik, buğulanan ve artık baktığını değil, hayaldekini gören gözler kelimelere sığmayacak kadar hazindir… O otel, yani Delphin Palas, Rüstem’inin eseriydi ve her nereye baksa her bir köşesi onun hayalleriyle, anılarıyla dopdoluydu… Yine başka bir sohbetimizde otelin hemen girişinde sağ tarafta oldukça görkemli ve gösterişli koltuk ve dekorlarının tavana kadar yaslanmış yekpare penceresinden henüz kabası bitmiş olan Delphin İmperial Otel’e bakarken, “İşte bu da onun eseri, Rüstem’im bunu bitirmeden çekip gitti.” diyor, sonra küsmüş bir çocuk gibi başını öne eğip sanki kimseye bakmak istemiyor, kendisini herkesin yalnız bırakmasını istiyormuş gibi öylece duruyordu. Onu en çok heyecanlandıran ve güldüren hikayeleri ise çocukluk anılarıydı. Fakat onlar da uzun sürmemişti. Bir gediğin başında oturup develerini güttüğü yılları hatırladıkça sanki adeta o günleri yaşıyordu. Fakat insan aklı ve hayal dünyasından daha hızlı ne var? İnsan uzanıp tutunamayınca, hayaller sessizlik, yalnızlık ve bir de kör bir noktaya dikilen gözlerin boşlukta kayboluşunu arıyor!…

Bu eseri ortaya çıkartma aşamasın için dahi anlatılacak o kadar çok şey var ki… Dr. Yıldırım Cömertoğlu gerçekten çok önemli bir iş yapmıştır. Böylesi hayatların kaleme alınması çok önemli, tabii ki okuma alışkanlığımız da buna paralel olarak gelişirse çok daha memnun olacağım. O yüzden, bir kez daha teşekkürler Dr. Yıldırım Cömertoğlu… Umarım bir gün Rüstem Cömertoğlu, Ufuk Cömertoğlu, Dr Yıldırım, Tolga, Alper, Egemen Cömertoğlu’nun başarı hikayelerini kaleme alarak “Her Hayat Bir Mirastır” serisinin devamını, Delphin Group’un nice başarılı işlerle taçlandırıldığı zirvelerini kaleme almak, okurlarımızla buluşturmak yine bana nasip olur…

Silvan Güneş
Biyografi Yazarı

silvansun@gmail.com

Yorum bırakın