
Şimdi bakıyorum da, dün senin için benim için herkes için çalışan adamların arkasından konuşanlar, ayağını kaydırmak için iftira atanlar, gittiğinde “Giden ağam gelen Paşam!” diyenler, o köprülerin altından sular aktıkça aynı kendileri gibi layıklarını bulup, eski küflü hayatlarına yeniden döndüklerinde, bu sefer de bundan rahatsız olmuşlar! Sonra mı? Tabii ki yine başlamışlar ağlamaya; “Vay sen ne büyük adamsın! Sen varken şöyle yapıyorduk, böyle yapıyorduk. Ah keşke bir daha gelsen, bir daha gelsen Samsun’dan!..” Geçin efendiler geçin, küpü kıran sendin, damla damla biriktirdiğimiz su cabalandı. Bu devran devran değil dedin ya hani, “Çorbada tuzum olsun!” diyen, senin gibi her önüne gelenin tuz atmasıyla çora döndü hayat.
Silvan Güneş
Biyografi Yazarı